11 Kasım 2015 Çarşamba

Benim Hikayem

       Hiç farklı bir dünyada yaşadığınızı hayal ettiniz mi?
Onlarla tanışana kadar benim için de sadece bir hayaldi bu.Tam kendimi kaybetmişken , hayatın monotonluğundan şikayet ederken öyle bi çıktılar ki karşıma...

Yine ders çalışmadığım için babamla tartışıyorduk.O bana hayatın zorluklarını anlatıp nasihatlar veriyordu, ben ise  halının desenleri arasındaki mesafeyi gözlerimle ölçüyordum.Babam anlattıklarına cevap vermememe kızmış olacak ki "Hayat senin hayatın ben bugün varım..." kısmına geçti.Canım yavaş yavaş sıkılıyordu. Bu sefer ben çıkışmaya başladım.Annemin her fırsatta beni derse yollamaya çalışması delirtmişti beni...Ona göre çözeceğim bir soru bile benim için kârdı.Halbu ki o her soru benim beynime batıyordu.

O zamanlar yarının benim için pek bir önemi yoktu aslında . Her an ölecek gibi hissediyordum kendimi.Bir yandan herkes bir gün ölecek biliyordum ama diğer yandan her gece gördüğüm o her biri birbirinden vahşet ölüm sahneleri psikolojimi bozmuştu sanırım.Bu ölümler hep başarılı anımda beni yakaladığından çalışmaktan soğumuştum artık.Ölümden korktuğumu sanmayın sakın ölüm ben en çok istediğim şeylerden biri aslında ..
Yaşamaya devam ettikçe ayrılmak daha da zorlaşıyor dünyadan.Benim korkum arkamda kalanlardan.Sevdiğini kaybedince nasıl bir hale geldiklerini bildiğimden benimkisi...

Fazla olmadı ki bu deneyimi kazanmamız..Bir gece ani bir beyin kanaması; Bir hafta yoğum bakımdan sonra acı acı yaşadık.Belki de ondan sonra ben böyle oldum.Beni sevmelerini istemediğim için onlara hep acı çektirdim. Günün birinde ölürsem arkamdan fazla ağlamasınlar da kalplerinin bir parçası da benimle birlikte gömülmesin.Küçükken benimle ilgilenilsin diye her şeyi yapan bir çocuktum.Her gün kavga çıkarırdım babam bana kızsın dövsün beni ne olursa olsun ama yeter ki benimle ilgilensin.Sözde evde ön planda olan hep bendim ama aslında kardeşlerimin gölgesi benim böyle görünmemi sağlıyordu.Bir çok kez evdekileri denedim onlara bir ders vermeye çalıştım ama olmadı.Bunun nedeninin onlara verdiğim güven duygusu olduğunu çok sonraları farkettim.Bu sefer de bana olan güvenlerini kırmaya çalıştım.Böylelikle benim üzerimde daha fazla duracaklardı.Çok başarılı bir çocuktum ama onlar için bu bile sıradan olmuştu artık.Derdimi onlara anlatmaya bir çok yolla çalıştım ama başarılı olamadım.Şimdilerde ise onlarla aramda görünmez bir duvar var.Her çarptıklarında bu duvarın nedenini soruyorlar.Bense bi güzel üzerini kapatıp orda duvar muvar yok diyorum onlarda inanıyorlar(!).Artık içimden gelmiyor onlara anlatmak.Geçenlerde abim yine sordu bu halinin nedeni ne diye.Bir şey yok dedim.Niye anlatmıyorsun dedi. Belki de önceden dinlemeyip dalga geçtiğin içindir dedim.O zaman küçüktüm bilmiyordum diyor. Halbu ki ben o zamanlarda bıraktım ona bir şey anlatmayı.Artık istesem de anlatamıyorum ki. İçimden gelmiyor.Ona anlatacağım her şeyde yine eskisi gibi "Duygu sömürüsü yapma" diyecekmiş gibi geliyor. Yapmayacağını biliyorum ama her ağzımı açığımda o zamanlar aklıma geliyor ve tıkıyor ağzımı..Sonuçta onunla arkadaş olmam kolay olmadı.Dedim ya onları kendimden uzaklaştırmaktı tek derdim.Dayım ölmeden önce her gece rüyamda beni bıraktıklarını ya da başlarına bir şey geldiğini görürdüm.Gece tüm evi dolaşır iştima yaptıktan sonra tekrar yatardım.Tai onlar bunu bilmez.Nerden bilecekler ki?Ben anca dugu sömürüsü yapayım..Yatağımdan çok oturma odasındaki çekyatta yatardım.Anneme göre tembel olmamdandı ama aslında gözlerimi kapatırken onların yanımda olduğunu bilmek bana huzur veriyordu.Yatağımda bir türlü yatamıyordum.Ben orada uyurken onların kaçacağını düşünüyordum işte.Bir süre sonra alıştım hatta ve hatta ben onların uzaklaşması için çabalar oldum.Sonra unutmaya başladım ve en baştan hatırlamaya....

Hatırlamaya başladığımda hatıralarımdaki bazı ayrıntılar aklıma karıştırmaya başlamıştı.Öcü diye kaçtığım şeyler aslında neydi diye düşünmeye başladım ve......
Evet o sıkıcı hayat hikayemde asıl gelmek istediğim nokta burasıydı.Hep yanımdaymışlar meğer.Onlarla paylaşmışım yalnızlığımı...

Kim mi onlar? Ben bile tam bilmiyorum aslında ama kendilerine YARİYEDİN diyorlar...